ugurgencer4134 @ gmail.com

Tahtaya değmeden,

Öğretmeni görmeden,

Okul kıyafeti giymeden,

Okulun havasını solumadan,

Dirsekleri sıraya değdirmeden

Okul heyecanını yaşamadan,

Kantinde poğaça simit yanında gazoz içmeden,

Öğretmen sınıfa girdiğinde ayağa kalkıp günaydın demeden, kamera karşısında sadece gün kurtarılır.

Şimdi okullu olduk sınıfları doldurduk, sevinçliyiz hepimiz yaşasın okulumuz şarkısını mırıldanırken şimdi ise “Şimdi EBA’lı olduk, ekranları doldurduk diye devam ediyoruz. Okullarda velilerin WhatsApp üzerinde yazışmalarında “EBA'ya neden giriş yapamıyorum”, “ders saati kaçta” cümleleri başı çekiyor, bir karamsarlık, bir umutsuzluk aldı başını gidiyor. Ekranlarda her şey normal sanki uzaktan eğitim sorunsuz devam ediyor.

Sayın Ziya hocam "Biz hep öğretmenlerimle göz göze gelince iyi anlaşıyoruz” dediğiniz gibi öğretmenlerde öğrencileriyle göz göze gelince anlaşabiliyorlar. Çünkü öğrencisinin gözüne bakan öğretmen gönüllere dokunabiliyor.  Aksi takdirde bu EBA’lı günlerde gönüllere dokunmak yerine tuşlara dokunmaya devam edeceğiz.

Eğitimciler şaşkın, veliler şaşkın, çocuklar şaşkın. Rabbim hepimizi sağlıklı günlere, geleceğin teminatı olan evlatlarımızı okullarına kavuştursun.

Yerelden Ulusala