info @ istanbulungazetesi.com

NANKÖR...!

Yüzyıllara sığmayan asil varlığımızı, birliğimizi, kardeşlik hukukumuzu yok etme amacıyla bir takım söylemleri, sosyal medya ve muhtelif yöntemler ile günlük hayatımıza yerleştirme gayretinde olan unsurları görmekteyiz.

Bu unsurların öncelikli tercihleri, milletimizin ortak paydası olan "Mesele VATAN ise gerisi teferruattır." ifadesinin gönüllere nakşetmiş şuurunu yok etmektir.

Başarılı olmaları SİYASETÇİ ile MİLLET arasına fitne sokup, DEVLET ile HALK arasındaki güveni sarsmalarına bağlıdır.

Ne yaparsan yap, başının üstünde taşı, bu millet NANKÖR yaranamazsın.

"Daha dün hastane kuyruklarında rezil rüsvaydınız. Şimdi biraz rahatınız bozuldu NANKÖR oldunuz." ifadeleri ile MİLLETİ topyekün suçlayanlar bozguncuların ekmeğine yağ sürmektedir.

Bu ifadeleri kullananlar belli ki 1992 yılından 2019 yılına kadar Belediye Başkanlıklarının kahır çoğunluğunu kazandıranların, 2002 yılından 2028 yılına kadar iktidarın yetkisini verenlerin BU MİLLET olduğunu unutmaktadır.

Kahraman Milletimizin kadirşinas varlığına ağır gelecek ifadelerin kullanılması; Çanakkale Ruhuna, Kıbrıs Kahramanlığına, 15 Temmuz'da ölümü ölümle korkutan MİLLET'imize, ŞEHİT'lerimize saygısızlıktır.

DEVLET, MİLLET gönül gönüle BÜYÜK GÜÇLÜ TÜRKİYE sevdamıza zarar verecek toplumsal suçlamalardan vazgeçmeliyiz.

Eleştirel ifadelerimizi topluma değil bireylere, kurumlara indirgemeliyiz.

PKK, FETÖ, NETANYAHU gibi zalimlerin, işbirlikçilerinin insanlığın düşmanı teröristler olduğunu her platformda söylemeliyiz.

Toplumsal suçlamalarla masum insanları aynı kefeye koymamalıyız.

Şeytanın ve insan kılıfına bürünmüş yandaşlarının havuzuna su taşımamalıyız.

"İyilik yapmadım ki kötülük bulayım."

"Merhametten maraz doğar." ifadesini kanıksatma gayretine girenlerin, bizleri birbirimize bağlayan manevi değerlerimizden uzaklaştırmaya çalışanların oyunlarına gelmemeliyiz.

"İnsanların en hayırlısı insanlığa faydalı olandır."

"İyilik yap denize at balık bilmezse halik bilir."

"Komşusu açken tok yatan bizden değildir."
Sözlerinin özünden bizleri koparmak isteyenlerin, zalimlerle işbirliği hallerine karşı uyanık olmalıyız.

Etrafımız emperyalistler, siyonistler ve işbirlikçileri ile sarılmışken, mazlumlara zulüm yapanların başı Netanyahu okyanus ötesindeki HAMİ'lerinin Parlamentosun'da ayakta alkışlanırken...

Bizler silkelenip özümüze dönmeliyiz, insan olmamızın gereği olan doğrulara sarılmalıyız.

Gün eleştirilere tahammül gösterme günüdür.

Gün gönüllere girme gayreti içinde eleştirilere cevap verme günüdür.

Gün birbirimizle uğraşma günü değildir.

Gün kendimizle yüzleşme, kendimizi bulma, kendimiz olma günüdür.

Gün ötekileştirme günü değildir.

Gün DEVLET, MİLLET dayanışması içinde hareket etme günüdür.

Gün TAM BAĞIMSIZ GÜÇLÜ TÜRKİYE hedeflerine gidilen yolda, çalışmaları sekteye uğratmak isteyen unsurların karşısında durma, şahsi kırgınlıkları kenara koyup birlik içinde olma günüdür.