CAN GÜVENLİĞİ TAKASI...
12 Eylül darbe askeriydim.
Sıkıyönetim askerleri olarak Amasya dan Çoruma sevk edilmiştik.
O kadar acılarla karşılaştımki aileme yazdığım mektupların üzerine göz yaşlarım damlıyor, mürekkep kağıda yayılıyordu.
Geceleri silah seslerini burnumuzun dibinde hissediyorduk.
Üsteğmenimize soruyorduk, *Komutanım neden müdahale etmiyoruz* cevap gecikmeden hazırdı.
*Üst kademelerden emir var, askerlerimizi hayatı tehlikeye atmayın.Gün ağarırken çatışma bölgelerine giderek duruma el koyun talimatı var*
Çorum olayları patlak vermeden bir gece öncesinde bazı evlerin kapılarına kırmızı boyalarla çarpılar konulmuştu.
Cuma'nın gelişi perşembe' den belliydi. Sıkıyönetim döneminde gündüzleri bölgede görünüyor, geceleri karargaha çekiliyorduk.
Otorite boşluğu olması için her türlü zemin hazırlanıyordu.
Darbe de Askerin dinamik olması, darbe iyiki yapıldı denmesi için askerlerin gördükleri ölümlerin dahada çoğalması ve daha niye duruyoruz duygusunun ağır basması gerekiyordu.
Hem asker hem Halk psikolojikmen darbeye hazırlanıyordu.
Silah seslerinin bulunduğu yerlere gündüz gittiğimizde ölülerin olacağını biliyorduk, fakat kaç kişiydiler, çocukmu, kadınmı, gençmi, adammı bilmiyorduk.
CUMA namazı vaktinde, Çorum da silah sesleri çınlıyor, sokaklarda insanlar koşuşuyor, ellerine verilmiş sopalar ile belirlenmiş evlere saldırıyorlardı. Her yer darmaduman olmuştu.
DARBEYE ZEMİN hazırlanıyordu. Bu darbeye alt yapı oluşturma projesiydi,aynı saat diliminde Çorumda bütün camilerde kim oldukları nereden geldikleri bilinmeyen pravokotörler cemaate sesleniyordu "Milonü mahallesinde cami cemaatine saldırıldı,ölü ve yaralılar var diyerek halkı sokağa dökmüşlerdi.
Tezgah çok büyüktü ve başarılı olmuşlardı.
Kırmızı işaretlerle belirlenmiş evlere saldırılımış, yıllarca dostça yaşamış insanlar birbirlerine düşman edilmişti.
Olaylar bastırıldığında onlarca ölü ve yaralı olmuştu.
*Can güvenliği takası süreci başlamıştı*
Devriye bölgesinde bir vatandaşımız bizleri durdurup evini başka mahalleye taşımak için can güvenliğinin sağlanmasını istiyordu.
Vatandaşlarımızın mal,mülk umurlarında değildi,can güvenlikleri olsun başka hiç bir şey istemiyorlardı.
Bölük komutanımız can güvenliğini sağlayarak taşınmaya eşlik etme görevini, Üst olarak bana bağlı olan mangaya vermişti.
Evini taşıyacak vatandaşımızdan öğrendiğimiz bilgi canımı sıkmıştı.Kendi mahallesindeki 3 katlı evini can pahasına başka mahalledeki tek katlı evle takas edecekti.
Taşınma için gerekli hazırlıkları tamamladık. Ev sahibi ile taşınma mahalline gittik. Bahçedeki sandalyede oturup ortamı gözlemlerken, bir vatandaş yanımıza geldi, evini taşıyan vatandaşa dönerek neden taşınıyorsunuz burada size bir şey yapamazlar bizler sizleri seviyoruz diyordu.
Bu ifadeler karşısında vatandaşımız gereksiz korku ile taşınıyor diye üzülüyordum. Taşınan şahıs daha tedirgin olduğunu hissettim.
Dışarıdan müdahil olan vatandaş yanıma oturdu, sohbet ettik. Kendisinin Çorumlu olmadığını inşaat işi yaptığını 2 yıldır o mahalleye yerleştiğini öğrendim.
Bu arada evi taşınan vatandaşımızın yanına giderek neden tedirgin olduğunu sordum.
O kişiye inanmayın bizleri tehdit eden bizzat kendi adamları, şimdi iyi komşu rolu yapıyor.
Şahsın şantiyesinin bulunduğu yerin çok yakında olduğunu öğrendim. Oraya gitmemiz gerektiğini ifade ettim.
4 arkadaşımı yanıma alarak şantiyeye vardık.
Şantiyede otomatik silaha ait onlarca 9 lu mermiler bulmuştum..
Devamında toprağa gömülü, yağlanmış naylona sarılı otomatik uzun namlulu silahları çıkartırmıştım.
Kişiyi gerekli yere teslim etmiş bölgenin en büyük silah kaçakçısının adamı olduğunu öğrenmiştim. Güçlü lobileri vardı.
Tehditkar cesareti ise ordan geliyordu. Görevi belliydi sağcı solcu farketmeden herkese silah satarak çatışma ortamları hazırlamak. Kaosa sebeb olmaktı.
43 yılda geldiğimiz bu günlerde o günlerin acısını iliklerine kadar hisseden yüreğimle Rabbimden niyaz ediyorum..
"Yarabbim 12 Eylülde çaresiz kalan milletimizi 15 Temmuz Hain darbe girişiminde çaresiz bırakmadın.
Milletimizin yüreğindeki VATAN sevgisini ölümü ölümle korkutan cesaretini öne çıkaran MİLLİ iradeye sahip lideri milletimize layık gördün.
Onu ve Milletimizi her türlü musibetten koruyan varlığına hamdolsun.
*Çocuklarımız ve Torunlarımız bizlerin yaşadığı acıları görmedi. Onların geleceğini daha huzurlu kılacak GÜÇLÜ TÜRKİYE sevdasına sahip yöneticilerimizin muaffakiyetlerini daim eyle. İman ettik biliyoruz, kullarını zorda, darda bırakmazsın. Maddi eksiklikler yaşarız geçici olacağına kanaat ederiz. Umudumuz eksilmez bereketine sual olunmaz, manevi huzuruna her daim muhtacız, bizleri şeytanın vesvesesinden koru, sana ve senin yolunda gidenlere var olan itikatimiz ve sadakatimizi daim eyle*
