TOPLUMSAL KIRILGANLIK.!
İnsanların yaşam haklarını vahşice ellerinden alan, devlet kimliği taşıyan terörist vasfındaki katil yönetimlerin, zalimlikte mahir oldukları dönemin içindeyiz.
İnsanlığın yüreğini dağlayan barbar yöneticilerin zulümleri sebebiyle dünyada toplumsal travma yaşanmaktadır.
Terörist zihniyete sahip yönetimlerin Filistin , Suriye gibi bir çok ülkede öldürdüğü insanların hallerini görmekten esef duyan doktor arkadaşlarımla bir araya geldiğimde duygu anaforu içinde boğulduğumu hissederim.
Çok sevdiğim Genel Cerrahi profesörü olan kardeşimle yaptığım bir görüşme sırasında, Filistinli yaralı çocuklar haberlerdeydi. Hocamın gözleri dolmuştu "abi bu çocuklara müdahale etsem ne kadar faydalı olacağımı biliyorum. ”dedi ve ekledi,
"Halk'lar savaşların üzüntüsünü yaşarken, ölenlere dua edip yaralıların acısını hissederken, bizler mesleğimiz gereği müdahale edememenin şifa olamamanın acısını tüm benliğimizle yaşarız. "
"Anneler çocuklarının ölümünü görüp feryat ederken , yaralı çocuklarını kucaklarında biçare halde ordan oraya koştururken, biz doktorlar hem çocuklar hemde annelerin çaresizliklerine üzülürüz. Çünkü bizler sadece hastayı hayata bağlama sorumluluğu ile hareket etmeyiz aynı zamanda hasta yakınlarının içine düşecekleri travmaları da düşünürüz."
Her türlü gayretlerimize rağmen tedavide istediğimiz sonucu alamadığımız kötü sonuçlardan, gönül dünyamızda kendimizi de sorumlu tutarız. Bazen günlerce, aylarca hatta bir ömür boyu derin bir ah çekeriz , elimizden geleni yaptığımızı bilsek de keşke bir mücize olsaydı da o hastayı kurtarabilseydik duygusunu hiç terketmeyiz. " diyerek meslektaşlarının kahir çoğunluğunun ruh dünyasını ifade etmişti.
Son günlerde kamuoyunda çok konuşulan, Kırklareli Miilletvekilimizin temel atma töreninde yaptığı ifadelerinden dolayı, doktor olan bir çok dostum , arkadaşım , kardeşimin TOPLUMSAL KIRILGANLIK yaşadıklarını öğrenmiş bulunmaktayım.
“Rabbim sağlığımızı daim etsin.
İhtiyacımız olduğunda Allah doktorlarımızı başımızdan eksik etmesin.” diyen milletiz.
Hastalandığımızda ALLAH’ tan sonrayı şifayı anne, baba,kardeş ya da hısım akrabadan istemeyiz. Onların başımızda varlığı olsun yeter deriz.
Lakin sağlımıza kavuşturmalarını doktorlarımızdan isteriz.
Doktorlarımızın haklarının parayla ödenmeyeceğini bilir dualar ile hellaleşiriz.
Bu yazıyı doktorlarımız üzerinde söylemleri ile kırılganlığa sebep olan Kırklareli Milletvekilimizi yakınen tanıyan biri olarak kaleme aldım.
Doktorlarımızın, tüm sağlık emekçilerimizin kırıldığı, kıymetli milletvekilimizin içine düştüğü talihsiz anlaşılmaya sebep olan konuşmasından dolayı çok derin üzüntü içindeyim.
Vekilimiz İSTİKBAL derdi olmayan İSTİKLAL sevdası ile çalışan hatta bir mazlumun müdafası için şahsi beklentilerini elinin tersiyle itmesini bilen müstesna bir kişiliktir.
Kırklareli İl Seçim koordinatörüyken kendisiyle çalıştığım vekilimin kürsüde halkın karşısında yaptığı konuşmanın değişik bir versiyonunu doktorlarımız üzerinden ifade ederek yanlış anlaşılmaya sebeb olabilecek bir tarzda dile getirmesi talihsizliktir.
Belli ki bir anda konunun doktorlar üzerinden yürüdüğünü hissedip espri yapıyorum diyerek üzücü söylemini düzeltmeye çalışmıştır.
Vekilimiz enaniyet ve kibirden uzak yaşayan, olduğu gibi görünen göründüğü gibi olan halktan biridir.
Siyasi çalışmalarında halka hitap ettiği konuşmaları şu minvalde olmaktadır.
"Kırklareli'nin bayrağına aşık, devletine bağlı, kültürel farklılıkları zenginlik gören birbiriyle barışık gönlü güzel insanları,
saygıdeğer hemşerilerim,
sizler seçtikleriniz tarafından en iyi hizmetleri görmeye layıksınız, sizlere bir telefon kadar yakınız, milletimize hizmet etmek bizim asli görevimizdir.
Takdir edip yetkiyi verdiğinizde sözlerimizi tutmazsak hesap sorun, vatandaş olarak gırtlağımıza yapışın, çünki bu millet mutlu olmayı hizmet almayı hak ediyor" ifadesi ile öncelikli kendisinden bu şekilde hesap sorulmasını istediğini bilmekteyim.
Aynı duygular içinde bu ifadeleri kullandığına inandığım milletvekili kardeşimin sözlerinden dolayı şahsıma mesaj yollayarak kırılganlığını ifade eden enaniyet, ego , kibirden uzak mesleğini yapan, halkına tepeden bakmayan kıymetli Doktor'larımız Hoca'larımızdan vekilimiz adına özür diliyorum.
Önce Rabbimizin inayetiyle şifalı elleri bilgi ve tecrübeleri ile , Cumhurbaşkanımız, Devlet beyimiz, en sevdiklerimiz günü ve zamanı geldiğinde kendimiz dahil tüm insanlığa, şifa olan DOKTOR larımız ve SAĞLIK EMEKÇİ lerimize DUA ediyorum.
"Yüce Rabbim muvaffakiyetlerinizi daim eylesin. Eksikliğinizi yaşatmasın"
İyi niyeti ve kişiliğinden emin olduğum milletvekili kardeşimin samimiyetle dile getirdiği özrü gönüllerinizde kabul görsün inşallah.