BİR GECE ANSIZIN GELDİK
Taksim'de yapılan alçak terör eylemi canımızı yaktı.
Ülkemizi başıboş zanneden gafiller, yapmış oldukları hainliğin bedelini elbette ödeyeceklerdir.
Türkiye Cumhuriyeti "bu alçaklığın hesabını soracaktır!" dediğimizde methiye olsun diye söylemedik.
Devlet, vatandaşının canını korumakla mükelleftir. Ülkesine ve vatandaşına saldıran, taciz eden, can ve mal güvenliğini tehtit eden herkesten hesabını mutlaka sorar.
Birleşmiş Milletler Antlaşması'nın 51. Maddesi'nden doğan meşru müdafaa haklarımız doğrultusunda terör saldırılarını bertaraf etmek ve hudut güvenliğini sağlamak üzere terörü kaynağında ve sahasında yok etmek maksadıyla sınırötesi harekat düzenlenmesi gereği ortaya çıkmıştır.
Bu doğrultuda Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Endonezya dönüşü Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar'a verdiği "VURUN!" emriyle Suriye ve Irak'ın kuzeyindeki terör yuvalarına yönelik olarak "Pençe-Kılıç Harekatı"yla askeri bir operasyon başlatılmıştır.
İstanbul'daki terör saldırısı sonrası ABD'nin taziyesini kabul etmeyen İçişleri Bakanlığı, ABD'ye de gereken mesajı çok gecikmeden vermiştir.
Beslediği ve büyüttüğü teröristlere ülkemize yönelik saldırı emrini veren terörün babası ABD, timsah gözyaşlarıyla iletmiş olduğu taziyenin red edilmesiyle, ikili ilişkilerdeki diplomatik diyalogların bu süreçte zarar göreceğini de anlamış bulunmaktadır.
Pençe-Kılıç Harekatı'nın dünya basınında üst sıralarda ve ana manşetlerde yer alması haddini aşanlar için, özellikle de Yunanistan başta olmak üzere "kızım sana söylüyorum gelinim sen anla!" temalı bir mesaj olmuştur.
Dünya Çocuk Hakları Günü'nde TSK'mız da İstiklal Caddesi'deki terör saldırısında şehit olan iki Türk balasının adları olan ECRİN ve YAĞMUR'un adlarını kullandığı bombaların üzerine yazarak, bu bombaları gece düzenlemiş olduğu hava harekatında savaş uçaklarımızdan, balalarımızı katleden terör yuvalarındaki alçak teröristlerin üzerine yağdırmış ve intikamlarını alarak milletin yanan yüreğine bir nebze de olsa su serpmiştir.
HDP HAREKATIN DURDURULMASI ÇAĞRISI YAPTI
Bizler terör yuvalarının vurulmasından onur ve gurur duyarken, HDP'nin neden rahatsız olduğu çok bariz değil mi?
Herkes kendi canına taraftır.
Şimdi HDP ile sırtsırta verenler bu tablo karşısında nasıl bir rol alacaklar?
"Kasım ayını bekleyin!" diyenler, güdümünü ABD'den alanların diyalogları içerisinde olmak bunları nasıl bir aymazlığa itmektedir?
Bu ülkede insanlar ikiye ayrılıyor:
Bir tarafta vatanseverler, diğer tarafta vatansöverler...
Vatanını sevenler Mehmetçiğin yapmış olduğu millî güç gösterisinden haz alan ve onur duyanlardır.
Vatansöverler ise Mehmetçiğin yapmış olduğu millî güç gösterisinden rahatsız olanlar ve tenkit edenlerdir.
Sizler söverleri ve onlara destek olanları destekliyorsanız, siz özde değil sözde vatanseversiniz demektir.
Sonuç olarak...
"BİR GECE ANSIZIN GELİRİZ!" derken hikaye anlatmıyorduk.
Geliriz ve "Destan Yazarız!" diyorduk.
Dediğimizi de yaptık!
Şanlı tarihin şanlı evlatları düşmanını nasıl ezip geçtiğini izlemeye devam!
Herkese iyi seyirler!
Allah'ım ordumuzu muzaffer, sancağımızı aziz eyle!