yazarhulyakcay @ gmail.com

ACILARI BİRLİKTE SARALIM

Yaşadığımız ağır deprem felaketi sonrasında
millet olarak derin acılar yaşadık. Hepimiz elimizden gelenin fazlasını yapmaya çalıştık. Fakat bu süre zarfında üzücü bir takım durumlar da yaşandı. Öncelikle deprem, sel gibi afet durumlarında ülke genelinde kavgaların olmaması lazım, kişisel eleştirileri ertelememiz lazım. Toplumsal olarak Türk Milletine yakışan birlik beraberlik, yardım severlik duygularının güçlü ve hemen harekete geçiyor olması uygundur. Siyasetin hiç sırası olmayan bir durum varsa oda afet halidir.

Millet olarak çok güzel özelliklere sahibiz. Ancak disiplin ve yaşadıklarımızdan ders alma noktasında biraz zayıf kalıyoruz. Deprem ülkesi olmamız dolayısıyla her anlamda daha dikkatli ve hazırlıklı olmamız gerekiyor. Herkes ne yapacağını önceden biliyor olmalı. Ailede, okulda, işte görev dağılımı baştan yapılmış olmalı ve olay olduğu an herkes görevini hemen yapmaya başlamalı.

Sahadaki insani yardım kuruluşlarımızın temsilcileriyle yaptığımız görüşmeler sonunda aşağıdaki hususlar gündeme gelmiştir.
*İngiltere kadar bir saha deprem bölgesi haline gelmiştir
*Ukrayna savaşından daha büyük bir yıkım olmuştur
*Hava koşulları, STK'ların insani yardım koordinasyonunu geciktirmiştir.
*Arama ve kurtarma sahası çok geniş olup, ekipman başta olmak üzere eğitimli ekip ihtiyacı karşılamamaktadır. Bu yüzden sadece ses gelen göçükler üzerinde yoğunlaşılmaktadır.
*Şehirlerin yeniden kurulması büyük bir fon ihtiyacını ortaya çıkaracaktır.
*Kurtarma ekipmanları ve ekipleri, sıcak yemek, kışlık giysiler ve güvenli sığınma en acil ihtiyaçtır.
*72 Saatten sonra şehirlerin altyapısı kurulana kadar, depremzedeler için barınma sorunu vardır.
*En az bir yıllık düzenli yardım planlamasına ihtiyaç vardır.
*DEPREM DİYAGRAMI OLUŞTURULMALI ve deprem öncesi, deprem anı ve deprem sonrası diye planlanmalıdır. Deprem öncesinde her mahallede deprem timleri olmalı telsizlerle iletişim kurulmalıdır. İletişimin güvenli ve hızlı olması en önemli konudur.
*Diğer bir önemli konu da binalara onay veren, denetim yapan kurumlar, başkanlar doğru kişilerden oluşmalıdır.
* Afet sonrası psikolojik destek sağlanması da ihmal edilmemesi gereken bir konudur.

Tüm bunlar göz önünde bulundurulduğunda Afet bakanlığı kurulması gerektiğini düşünüyorum.

Bu vesileyle tüm afetzede ve yakınlarının acılarını paylaşır, ölenlere rahmet ve yaralılara şifa dilerim.